Sensizlik ölümden bile zor diyorlar. Kaç kere ölmüşlerse..

Alıp kırsalar kalemimi, kanımla yazardım seni sevdiğimi.

Hiç kimseye nankörlük yaptıracak kadar iyilik yapma.

Seni önceden hep saçma sapan sevmişler. Benimki ağır geldi tabi.

Bu imkansızlıklar içinde bir göz göze gelsek, bu şehir aşk nedir öğrense.

Bu kadar yürekten çağırma beni! Bir gece ansızın gelebilirim. Beni bekliyorsan, uyumamışsan, sevinçten kapında ölebilirim.

Senin gülüşün, kanadı kırık kuşları uçurur.

Çıkarayım yüreğimi sana veriyim dedim. Baktım ki orada sen varsın. Nasıl kıyardım sana? Bıraktım hep orada kal diye.

Oysa ben, sesinde aşkı tanıdım.

Mesela seni bana yar etmeyenin yolunu dar ederim diyecek kadar sahiplense, yeter bana.

Bir çok insan yapabileceğini düşündüğünden daha ileri gitti, çünkü başka birinin yapabileceğini düşündü.

Başka birini değiştirmek istiyorsanız, önce kendinizi değiştirin. Değiştiğinizde, çevrenizdekiler de değişecektir.

Aşk acıtır. Ama incinme ve sevgiyi yaşama korkusuyla kendini kapatmaktan çok daha iyidir.

Umut, rüzgarı arkana alarak bütün hızınla koşarken yolun dönemecini almak için hamle yaptığında, ansızın kalbine gelen bir kurşun gibidir. Sen düşersin, fakat rüzgar esmeye devam eder.

Önceleri ismini duyduğunda bile kalp atışlarını hızlandıran birini bugün karşında gördüğünde içinden hiçbir şey yapmak gelmiyorsa, emin ol ki mutluluğu yaşamanın sırası sana gelmiş demektir.

Hayatı mı yoksa seni mi daha çok sevdiğimi bana soruyorsun. İçimden hayatı demek geliyor. Bu yüzden bana küseceksin belki, ama bilmelisin benim bir hayatım varsa o da sensin.

Senin gülüşünde kaç kişi yaşıyor bilmiyorum, ama her birine aşığım. Gülüşlerinden süzülen zerreleri sevdikçe, senin gözlerindeki parlaklığa kavuşuyorum.

Yaptığı bunca kötülüğe rağmen hala onu aklından çıkaramıyorsan, hala onun tek bir sözüne kanıyorsan sakın üzülme. Sevmenin akıl işi olduğunu kimse iddia edemez.

Ne gözümden dökülen yaşlar yetti sana duyduğum özlemi anlatmaya, ne de kalemimdeki mürekkep bitti yarım kalmış şiirleri tamamlamaya. İki ucunda hiç kimsenin oturmadığı bir tahterevalliyi izliyorum.

Hiç kimsenin senin tarafında olduğuna inanma. Karşı tarafa geçmesi için birkaç adım, sana düşman olması için birkaç söz yetecektir.

Yaşamadan asla öğrenemeyeceğimiz bazı şeyler var. Ayrıca yaşadıktan sonra keşke öğrenmeseydim diyeceğimiz. Bu yüzden yaşanması gereken yaşanmalıdır, acısıyla tatlısıyla.

Artık umudunda bile olmayan insanlara neden yüz veriyorsun? Senin beklentilerini karşılayamamış insanlara verdiğin yüz, o insanların seni bir kez daha enkaza çevirmesine yol açar.

Aklı olan kişi dilindekini yüreğine götürür, ahmak olan kişi yüreğindekini diline getirir. Aklı olanın ahmak olabileceği bir dünyada yaşadığımızı sakın unutma.

Seni artık tanıyamıyorum dediğinde sana hak vermek istememiştim. Şimdi görüyorum ki, seni sevdikten sonra kendimi bile tanıyamıyorum.

Her şey güllük gülistanlık ilen saf kalmak çok kolay, asıl önemli olan yaşadığınız en büyük acıdan sonra tekrar ayağa kalkabilmek. Topal kalacağını bilsen bile.

Bu hayatta virgüllerle yaşamayı tercih ettin. Fakat unuttuğun çok önemli bir gerçek vardı: Ölüm, hayatın sonundaki kaçınılmaz noktadır.

Aşkı yaşamanın binlerce yolu varsa sen en güzel yolusun aşkım ve aşkı anlatmak için şimdiye kadar kurulmuş milyonlarca cümle varsa, seni seviyorum en iyi anlatanıdır bir tanem…

Canımdan çok sevdim seni bir tanem ve ömrüm boyunca da böyle sevmeye devam edeceğim. Sana söz veriyorum ki, bundan sonraki ömrümü sadece ama sadece sana adayacağım…

Seni gördüğüm ilk anda anlamıştım bu aşkın ne kadar büyük olduğunu… Seninle geçen her saniye o aşk ilk günkü alevi ama sürekli artan seviyesiyle devam etti. Seni canımdan çok seviyorum benim bir tanecik sevgilim…

Aşkınızı dağlara taşlara yazmış, hatta dört bir cihana duyurmuş olabilirsiniz ama bu sizce yeterli mi? Her an görebileceğiniz, ulaşabileceğiniz ve gözünüzün önünde olan bir armağan ile sevgilinizle birlikte geçirdiğiniz günleri sonsuzluğa hediye etmek istemez misiniz? Eğer cevabınız evet ise o zaman bu hediye tam size göre. Tarih yazılı yıl dönümü hediye baskılı ahşap foto ile miladınızı ölümsüzleştirmiş olacaksınız.

Aşkından çöllere düşmedim ama senelerce ruhumu avcumun içinde hapis tuttum sanki ve senin bana gelmeni bekledim. Sonunda dileğim oldu sevgilim, bugün benim bayramım…

Aşk dediğin öyle güçlü bir duyguymuş ki canım sevgilim, bunu anca seni tanıyınca anladım. Senelerce anlattılar da inanmadım. Seninle birlikte bu hayatın tüm güzellikleri ile daha yeni tanıştım…

Tüm dünyayı tek kalemde yakabilecek kadar çok seviyorum seni. Dağları taşları delip geçecek kadar çok… Seni o kadar çok seviyorum ki benim bir tanem, sen benim bu hayattaki tek vazgeçilmezimsin…